Tekrar merhaba. Bir süre ara verdiysek de paylaşımlarımıza, kayık ilerliyor. Teker teker postalar kesildi, biçildi ve yerlerine yerleştirildi. Çepeçevre sardılar kayığı.
Kolay değil, gövdeye istenen şekli vermek için teker teker uğraşmak gerekiyor. Fotoğrafta görüldüğü gibi, postaların açı ve eğimleri baştan sona değişiyor. Kuşaktan kuşağa aktarılmış ölçüler. Tırhandil ölçüleri.
Tırhandilimiz, kimimiz için olağandan geniş. İstisna değil bu genişlik. Tek bir türü yok tırhandilin. Üçe bir oran aslında bir “şehir efsanesi”. Böyle sabit bir oran yok. Geniş bir yelpaze söz konusu. Kabul edilen görüşe göre, yüzde 40-45’e kadar bir oranı kaldırabiliyor tırhandil.
Dıştan hemen hemen tamamlandı ama daha sarıma geçilmeyecek. İçeride yapılacaklar var. İskeletin diğer bileşenleri gelecek: Istralyalar, akrepler, sotropo vb. Ancak ondan sonra sarılma aşaması, güverte ve en son da direk, baston, arma. Daha işimiz var.
“Bir tırhandil doğuyor”. İlk bakışta projemiz sadece buymuş, bundan ibaretmiş gibi anlaşılıyor. Oysa bu sadece projenin başlangıcı. Proje geçmişten gelen bir tırhandilin yaratılması değil, sadece bu değil. Bunun çeşitli amaçlar için kullanılması. Bu nokta gözden kaçıyor. Sanırım bu konuya daha fazla eğilmem gerekiyor. Yarından itibaren biraz da bunu konuşalım.
Comments