Ekokültürel Habitat
Nefes Alanları - Sistemde Aralıklar Açmak
Ekokültürel Habitat bu projenin ekolojik mücadelesindeki somut çözüm önerisi. Tespitler dört dörtlük de olsa bunları somut bir çözüm önerisi izlemediği sürece tüm konuşmalar boş ve bu öneri kesinlikle bir değişim içermeli. Özellikle bugün geldiğimiz noktada bunun yüzeysel değil, kökten bir değişim olması da şart gözüküyor.
Çoğu kez bir nakarat gibi tekrarlıyoruz ilk önce kendimizi değiştirmemiz gerektiğini ama sıra bunu yapmaya geldiğinde, çeşitli istisnalarla boğuveriyoruz bu hedefimizi ve sonunda yine pek suya sabuna dokunmayan yüzeysel değişikliklerle kendimizi kandırıyoruz. Ekokültürel Habitat suya sabuna dokunan, dokunmak isteyen bir çözüm. Dolayısıyla muhtemelen herkes için değil, gerçekten ilk önce kendisini, sonra bir şeyleri değiştirmeye istek ve cesareti olanlar için.
İki kısımdan oluşuyor bu bölüm. İlki yine biraz kuramsal bir tartışma. Ekokültürel habitatın ardındaki kuramsal yaklaşımımı anlatıyorum. İkinci kısımdaysa bu ekokültürel habitat fikrini Kayık1934'te nasıl pratiğe geçireceğimi anlatıyorum. Bu kısım somut uygulamanın kendisi.
Teori derken uzun uzun açıklamalara girmiyorum. Neden habitat sorunumu yaşadığımıza dair en temel tespitlerimi sıralıyorum. Yapay habitatın nasıl günümüzde bir sömürü habitatına dönüştüğünü ve sömürünün artık sadece bir emek sömürüsünden ibaret olmadığını, bedenlerimiz de dahil hayatlarımızın her alanında olduğunu anlatıyorum ve buna karşıtı ekokültürel habitatın olmazsa olmaz üç ilkesiyle bitiriyorum. Devam ...
Uygulama açıklamalarım teorik sayfadan daha uzun. Çünkü sadece genel kavramlarla sınırlamak istemedim kendimi. Elden geldiğince ayrıntılı şekilde bu ekokültürel habitatta yaşamanın ne anlama geldiğini somut örneklerle anlatmak istedim. Çünkü gerçekten modern insanı, özellikle de son kuşakları biraz zorlayabilecek bir deneyim. Çünkü zararlı olduğunu görebildiğimiz durumlarda bile hayatlarımızın topyekün teknolojikleştirmesine karşı çıkmaya cesaret edemiyoruz. Hatta epey bağımlı olmuşuz, vazgeçemiyoruz. Bir ekokültürel habitat olarak Kayık1934 tam da bunu yapıyor. Farklı olmayı sadece bir arzu olarak sunmuyor, ya da istisnalarla dolu sonunda bir yere ulaşmayan yüzeysel bir değişim projesi olarak da değil. Cesaret edebilecekler için gerçek bir değişim önerisi söz konusu burada. Devam...